Azınlıkça
Sayı:35
Şubat 2008
Ayın İçinden
PASOK’taki başkanlık seçimini Georgios Papandreu karşısında kaybeden Evangelos Venizelos, buradan öte ne yapacaksın sorusuna, parti içinde bir “akım” oluşturacağını açıklamıştı önce. Ardından, bu akıma somut bir biçim vermek isteyerek, akademisyen dostlarının katıldığı bir Düşünce Merkezi (Όμιλος Προβληματισμού) kurmaya hazırlandığını ilan etti. Bu hareketin partiiçi bir muhalefet olmadığını temin ediyordu, ama Papandreu ve Papandreucuları ikna edemedi, ve büyük tepkilere hedef oldu. “Kuramazsın! Çünkü bu Merkez, parti içinde partiye dönüşecektir.” “Hayır, kuracağım!” Venizelos’la görüşen Papandreu, bu sevdadan vazgeçmemesi halinde onu partiden atmakla tehdit etti. Böylece PASOK’un ikiye bölünme ve Venizelos başkanlığında yeni bir parti oluşturma olasılığından söz edildi bir süre. Sonra, Venizelos, PASOK’ta birlik adına Merkezi kurmaktan vazgeçtiğini açıkladı ve ana muhalefet partisinde şimdilik sular durulmuş görünüyor.
Düşünce Merkezi kurmanın ne kadar zor bir iş olduğunu besbelli bilmiyordu Venizelos. Bilmiyordu, ama soramaz mıydı? Sormuş olsaydı, ona Azınlığın bundan üç yıl önceki deneyimini anlatacaktık. Azınlıkta bir Düşünce Merkezi kurma çabalarının nasıl tepkilere yol açtığını ve birliği bozmakla suçlandığını ve sonunda kurulmuşken nasıl dağıldığını. Nerde olursa olsun düşünce merkezleri kurmak kolay değil, demokrasi açığının olduğu yerlerde ve yüreğini yumruk yapamayan kişilerle.
i.o.
Venizelos’un “Düşünce Merkezi”, Azınlığın Düşünce Merkezi gibi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder