Azınlık ve Azınlıkça


Azınlıkça
Ekim 2006
Sayı 23
Aydın Bostancı

Azınlık basını son yıllarda belki de şimdiye kadar görülmemiş bir canlılık yaşadı. Birbiri ardınca yayınlanan yeni gazete ve dergiler azınlık basınını süsledikçe, insanımız, bir taraftan acaba azınlık okuru bu kadar çok mu okuyor veya bu yönde bir artış mı yaşandı diye düşünüp birbirine sorarken diğer taraftan bu yeni çıkan yayın organlarının birbirlerinden farklı fraksiyonlarda olmalarını da bekledi şüphesiz. Düşünün bir kere aynı haberi bir çok yayın organından aynı yorum ve yaklaşımlarla okumak sıkıcı olduğu kadar okuyucuya bıkkınlık veren bir olay. Hatta öyle ki bu insanı azınlık basınını okuma alışkanlığından da vazgeçirebilir.
İnsanlar hayatlarında farklılıklardan hoşlanır. Günlük yaşamda , siyasette, basında ve gündelik hayatın bir çok alanında farklılık hep aranır. Bu insanın sosyolojik yapısıyla alakalı bir olay.
İşte azınlık basını bu farklılığı Azınlıkça ile yaşadı. Yayın ilkesi olarak daima azınlıkçılığı benimsemiş olan ve bu ilkesinden hiç bir zaman ödün vermemiş olan azınlıkça dergisi, seveninin ve sevmeyeninin de takdir ve beğenisini kazanarak azınlık basınında bir değer oluşturdu.
Bir süredir belirli sebeplerden ötürü yayınına ara vermek zorunda kalan Azınlıkça dergisi, yayınlanmadığı bu süre içerisinde, okurunun nezdinde oluşturduğu değer ve saygınlığı yakinen ve capcanlı yaşama fırsatı buldu. Hatta denilebilir ki, insanımızın gösterdiği bu yakın ilgi, takdir ve beğeni olmasaydı, belki bir süreliğine daha Azınlıkça yayınına ara vermeyi sürdürecekti. Fakat okuyucusunun göstermiş olduğu bu yakın alaka ve beğeninin de etkisiyle, dergi yönetimi derginin içeriğinde bir kaç değişikliğe de giderek yayınını tekrar sürdürme kararı aldı.

Azınlıkçanın elinize geçecek olan yeni sayısından da anlaşılacağa üzere derginin tasarım ve içeriğinde bazı görsel değişikliklere gidildi. Burada sanırım şunu hatırlatmak yerinde olacak. Bir gazete veya dergide önemli olan konu, içeriktir. İçerik ne kadar zenginse değeri o kadar fazla olur, yani herşey içerikle orantılı. Okuyucu kendini bulmalı ve böylece bir gazete veya dergi kendi kendini okutmalı, okutabilmeli. Hatır için aldım okuyayım değil.
Sanırım Azınlıkça ilk çıktığı günden bu yana bunu başardı. Kendi kendini okuttu ve okutmasını bildi. Burada Azınlıkça’yı fazla olarak övdüğüm zannedilmesin, çünkü insanımızdan dergiye gelen bu yoğun ilgi ve beğeniyi bizzat yakından yaşayanlardan biriyim. Hergün için Azınlıkça’nın yazıhanesine gelip derginin ne zaman çıkacağını soran, sabırsızlıkla barakalara gelmesini beklediklerini söyleyen bir çok okuyucu ve bir çok azınlık aydınının dergiye gösterdikleri yoğun ilgi ve beğeni, Azınlıkça’nın değerini kendiliğinden ortaya koyuyor.

Azınlıkça okuyucusundan aldığı yakın ilgi ve destekle azınlık basınında ki başarılı, özgün ve farklı yerini korumaya devam edecek. Okuyucusunun gösterdiği yakın ilgi alaka ve desteğe candan teşekkürler.

Azınlıkça
Ekim 2006
Sayı 23
Aydın Bostancı

0 yorum: